Yeni Bir Hayat Yaşamak
Farklı bir senaryoda can bulmak.
Bazen kendi hayatımızdan kaçmak isteriz. Yaşadıklarımızdan uzaklaşmak, dertleri bir kenara bırakmak isteriz. Öyle ki bunu yapmak mümkün desem ne düşünürsünüz acaba? Kendini başka hayatlar içinde düşünmek, kendi derdini bırakıp başka maceralara atmanın yolu "okumak"tır.
Yazının icadından beri insanlığın derdi gelecek nesile miras bırakmaktır. Başta bilgilendirici ve öğüt verici olarak başlayan bu yol daha sonra birçok alternatife bürünecektir. İnsanlar yazar: dertlerini, hayallerini, duygularını, düşüncelerini ve daha nicelerini. Yazmak güzeldir, kimsenin kimseyi dinlemediği bu dönemde defter kalem dert ortağın olur, ileride de o dertlere bakarsın "Neler çekmişim" diye. Yazmak güzeldir de peki ya okumak?
Bir toplum düşünün ki inancındaki ilk emir "Oku" ve o toplumun insanların en büyük sorunu da okumak. Okumak derken eğitim görmekten bahsetmiyorum. Şimdilerde elini sallasan üniversite mezunu. Ben gerçekten okumaktan bahsediyorum, araştırmak, bilmek, öğrenmek, kültürlenmek amacıyla insanın bir kitabı eline alıp okumasından bahsediyorum. Hani toplumda bir soru var ya "Çok okuyan mı bilir çok gezen mi?" Okumadan gezmenin bir faydası olmayacağını söyleyebilirim. Tarihini, nedenini bilmediğin bir yeri gezmenin ne anlamı var ki? İleride ben oraya gitmiştim demekten fazlasını sağlamaz bilmeden gezmek. Oysa önce bileceksin, sonra gezeceksin ki bir anlamı olacak.
Ama günümüzde bakarsak öyle bir toplum olmuşuz ki okumamak bir meziyet gibi utanmadan dile getiriliyor. İnsanlar "Ben çok okumuyorum." diyebiliyor. Ne acı değil mi? Utanarak söylenmesi gereken bir şeyi gururlanarak söylemek. Oysa okumak insanın temel görevi. İşinde, hayatında var olmanın bir yolu okumak. Bilmek gerek. Yaşdığın yeri, ırkının tarihini, işinin inceliklerini kısacası hayatın detaylarını bilmek gerekir. Ama okumak sadece bilmeyi sağlamaz.
Kitap insanlara yoldaştır. Canın sıkıldığında derdini bir kenara bıraktırır insana. Oyun parkı gibidir. Hayal dünyan içinde kendine yeni bir hayat çizersin. O sana yeni bir senaryo verir ve sen de oynarsın. Yönetmeni olursun o hikayenin, kafanda oluşturursun bütün castı. Artık karışan yoktur sana, yeni bir hayatın içinde yeni bir sen ve yeni bir hikaye. Binlerce hayatın içinden geçmek gibidir kitap okumak. Kendi hayatının içinde alternatif hayatlar bulmak. Üstelik bu sefer tercih senin, sen istediğin hayata girebilirsin. Yeni dünyalara kapılar açmak. Her sayfa, ruhumuzda yeni bir pencere açar, hayata dair farklı bakış açıları sunar. Ve belki de en önemlisi, bir süreliğine bile olsa, hayatın karmaşasından sıyrılmanın, o sonsuz koşuşturmacanın dışına çıkmanın anahtarını verir.
Okumak, kendini bulmanın ve aynı zamanda kaybetmenin en güzel yoludur. Çünkü her kitapta biraz daha kendini keşfederken, aynı zamanda farklı dünyalarda kaybolma şansı bulursun. Bu yüzden okumak, bir kaçış değil; aksine, en derin yolculuğundur. Yeni hayatlar yaşamak, yeni karakterlere bürünmek ve en sonunda dönüp baktığında, gerçekte hiç gitmediğin o uzun yolda ne kadar yol aldığını fark etmektir.
Kitapların açtığı yollarda kaybolmaya devam etmek dileğiyle… Çünkü bazen en güzel keşif, kaybolduğun yerlerde bulunur.