Yılın Kelimesi: Brain Rot
Dijital Çağdaki Yüzeysel İçerik Tüketimi Alışkanlığının Sonuçları
Son 20 yıldır her sene yılın kelimesini seçen Oxford, 2024 yılının kelimesini "beyin çürümesi" anlamına gelen brain rot olarak belirledi. "Düşük kalite ve değerdeki içeriklerin sürekli tüketimine bağlı olarak zihinsel sağlık üzerinde olumsuz etkilerin ortaya çıkması" şeklinde tanımlanan bu olgu, bilgiye erişimin ve içerik tüketiminin her geçen gün daha hızlı hale geldiği günümüz dijital dünyasında oldukça yakından tanınan bir durum. Uzmanlar terimin, sosyal medya kullanımındaki artışla birlikte düşük kalitedeki çevrimiçi içeriklerin yoğun şekilde tüketilmeye başlaması hakkındaki endişelerle önem kazandığını belirtti.
Son bir yılda etkisini ve değerini artırarak toplumsal bir konu haline gelen bu olgunun, özellikle Z Kuşağı ve Alfa Kuşağı tarafından yoğun ilgi görmesiyle alakalı olarak Oxford Languages Başkanı Casper Grathwohl şunları ifade etti: "Beyin çürümesi teriminin, bu terimin bahsettiği dijital içeriğin kullanımından ve yaratılmasından büyük ölçüde sorumlu olan Z Kuşağı ve Alfa Kuşağı tarafından benimsenmiş olmasını ilginç buluyorum. Bu topluluklar, ifadenin, beyin çürümesine yol açan yer olarak belirtilen sosyal medya kanallarında yayılmasına katkı sağlamışlardır. Bu, genç nesillerin, sosyal medyanın miras aldıkları zarar verici etkilerine karşı biraz alaycı bir öz farkındalık sergilediklerini gösteriyor."¹
Kökeni 1854'e Dayanıyor
Oxford University Press'in belirttiği üzere, "brain rot" teriminin kökenleri 1850'li yıllara kadar uzanmaktadır. Ortaya koyulan bilgilere göre kavramın ilk kayıtlı kullanımı, 1854'te Henry David Thoreau'nun Walden isimli kitabında bulunmaktadır. Doğa, basit yaşam ve toplumsal eleştiri konularını içeren kitabında Thoreau, toplumun, karmaşık veya birden fazla şekilde yorumlanabilen fikirleri, basit ve anlaşılması kolay olanlarla değiştirmesini eleştirir. Bu yüzeyselliğe yönelme durumunun, anlama, sorgulama ve entelektüel çaba sarf etmede düşüşe neden olduğunu söyler ve şu soruyu sorar: "İngiltere patates çürümesini tedavi etmeye çalışırken, çok daha yaygın ve öldürücü olan beyin çürümesini tedavi etmeye karşı herhangi bir çaba göstermeyecek mi?" Böylece maddi sorunlara çözüm aranırken düşünsel ve entelektüel yozlaşmanın görmezden gelinmesini tartışır.
Newport Enstitüsünden Tavsiyeler
ABD'de bulunan ruh sağlığı merkezi Newport Enstitüsü, "brain rot" kavramını ele alarak önemli noktalara değindikleri bir metin yayınladı. Bireylerin planlama, organizasyon, problem çözme ve karar verme gibi zihinsel işlevlerinin zarar görmesiyle sonuçlanan beyin çürümesinin, çeşitli biçimlerle ortaya çıktığını belirtti. Video oyunları, sonsuz kaydırma, kötü haber bağımlılığı ve sosyal medya bağımlılığı gibi davranışlarla kendini gösteren bu durumun önlenmesi hakkında çeşitli önerilerde bulunan Newport Enstitüsü, bu önerileri, "Ekran Süresine Sınırlar Koyun, İçerik Akışınızı Düzenleyin, Dijital Olmayan İlgi Alanlarını Takip Edin, Pozitif İnsanlarla Çevrim Dışı Bağlantı Kurun, Zihninizi Güçlendirin, Dijital Detoks Yapın, Destek Alın" başlıklarıyla sundu.²
Oxford'un 2024 yılı için seçtiği "brain rot" kavramı, dijital dünyanın yıkıcı etkilerini vurgulamakla beraber günümüzün hızla değişen yapısı içerisinde önemini artırmaktadır. Thoreau'nun geçmişteki sorgulamalarına paralel olarak bu olgu, günümüzde de düşünmeyi teşvik eden içeriklerin yerini basit ve derinliği olmayan içeriklerin aldığını ve bunun sonuçlarını açıklamaktadır. Zihinsel ve duygusal sağlığı olumsuz etkileyen beyin çürümesi durumu, dijital çağın getirdiği yüzeysel tüketimin ve dijital bağımlılığın birey ve toplum için büyük bir tehdit oluşturduğunu gözler önüne sermektedir.