Zihin Hamlamasından Kurtul

Zihnin tek düze yaşantına uyum sağlıyor ve yeni bir şeyler öğütememe durumuna çok mu alıştı? Gel bunu nasıl aşabiliriz bir bakalım!

Zihin Hamlaması nedir?

Bu terimi daha önce duymadıysanız şaşırmayın; çünkü tam olarak şimdi, ben uydurdum.

Peki Zihin Hamlaması derken neyi kastediyorum? Bir bakalım.

Gündelik işlerinizi yapabiliyor, mecburiyetlerinizi yerine getirebiliyorsunuz. Lakin günleriniz döngüye alınmış gibi tek düze geçiyor. Sizi heyecanlandıracak, zihninizi ve ruhunuzu besleyecek bir şeyler deneyimlemediğinizin farkındasınız ve bu durum o kadar uzun zamandır varlığını sürdürüyor ki gidişata ''dur'' deme gereksinimi hissetmiyorsunuz.

Çünkü artık ''Konfor Alanın'' haline gelmiş bu tek düze gelip geçen günler.

Konfor Alanı dediğimiz şey ise, insanın kendini bulunduğu durumda her şeyi kolay kontrol edebildiğini düşündüğü ve kendini rahat hissettiği psikolojik evredir. Endişeden uzak, değiştirmek gibi bir arzumuzun olmadığı çünkü bizi güvenli kollarıyla sarıp sarmalayan koşullar bütünü de diyebiliriz.

Ancak gelişimin sağlandığı yer tam olarak bu alanın dışında kalıyor ve bunu ''Korku Alanı'' olarak adlandırıyoruz. Adım atmaktan korktuğumuz, belirsizlik içinde bizi bekleyen; bir cesaret balıklama atlansa bile devamını getirebileceğimize dair şüphelerimizin olduğu o korkunç bilinmezlikten bahsediyorum.


"Diyete pazartesi başlarım."

"Spora yazılacağım ama hiç vaktim yok!"

"Bu kırmızı kazağımı giymek istemiyorum, rengi hiç benlik değil." gibi gibi bir sürü bahane cümlesi üretiriz.

Bu bahaneleri sunan kişi bazında konuşmak gerekirse büyük ihtimalle diyete hemen başlamak istiyor ancak başlayıp devam edemeyeceğine dair duyduğu endişe kendisini erteleme psikolojisine itekliyor. Diyete pazartesi başlayacağını söyledi, ama büyük ihtimalle o pazartesi de önümüzdeki haftaya erteleyecek başka bir bahane bulacaktır.

Spora gitmek, hayatına hareket katmak çok istiyor ancak bu zamana kadar böyle bir alışkanlığı olmadığı için içinde bunu yapmaya dair istikrarlı bir heves barındırabilecek mi emin olamıyor. Telefon ekranına boş gözlerle baktığı bir saatini spora yatırmanın hiç de zor olmayacağını biliyor aslında.

Kırmızı kazağı çok beğenerek almış ve gardırobunda aylardır bekletiyor. Çünkü kırmızı rengin içten içe çok dikkat çekici olduğuna inanıyor ve dikkat odağında olmayı reddediyor.

Bunlar ''Korku Alanı'' kategorisine yalnızca birer örnek. Eminim konfor alanından çıkma konusunda girişim göstermekten geri duranlar ve zihin hamlığı yaşayanlarınız bu örnekleri kendi özelinde çoğaltabilecektir.

Peki, zihin hamlığından kurtulmak neden önemlidir?

Çünkü, zihni durağan halden gelişen hale geçirmeyi başardığımız zaman hayatta da gelişebilmek adına gözümüzün önünde, belki bir kaç metre ilerimizde duran fırsatları görmeye ve potansiyellerimiz doğrultusunda bu fırsatları kullanabileceğimize dair inanç besliyoruz.

O zaman, zihin hamlığından kurtulmak için neler yapabileceğiniz hakkında bir kaç tavsiyeyi sizler için bir araya getirelim:

1- Ölü Zamanları Podcast ile Değerlendir.

Podcast, belli konuları sesli olarak bloglamak olarak özetlenebilir. Ölü zamanlara; evden işe/okula giderken yolda geçirdiğiniz, ev işi yaptığınız vb. zamanlar örnek verilebilir.

Podcasti yalnızca ölü zamanları değerlendirmek için dinlemek büyük kayıp olur. Ancak podcast dinleme alışkanlığınız yoksa ve dinlerken sıkılıp kapatıyorsanız, başlangıçta podcast dinlemeye özel vakit ayırmak yerine halihazırda boş olan ölü zamanlarda dinleyip hayatınıza sızmasına izin verebilirsiniz.

Podcast dinlemeye özel zaman ayırmaya karar verdiğiniz evrede, edindiğiniz yeni ya da kullanılıp yarısı boş bırakılmış bir defteri podcast defteri yapıp, dinlerken ilginizi en çok çeken ve hatırlamak istediğiniz kısımları not edebilirsiniz. Böylece hem bir podcast arşiviniz olacak hem de dinlediklerinizin zihninizde kalıcı olmasına imkan tanımış olacaksınız.

Spotify üzerinden gözü kapalı önerebileceğim podcast serileri:

a- Bu Mu Yani?

b- Ortamlarda Satılacak Bilgiler

c- Fularsız Entellik; her türlü konuya değinilen, mutlaka kendinizden bir şeyler bulacağınıza inandığım serilerdir.

a- Olumlu Dünya

b- Merdiven Altı Terapi

c- Psikiyatri ve Duvarın Ardı; psikoloji ve kişisel gelişim severlerin ilgisini çekecek podcast serileridir.

a- Kronik Tarih

b- Mitolojik Hikayeler; tarih ve mitoloji alanında kültürlenmek isteyenlerin tercih edebileceği podcast sesrileridir.

a- Kodcast

b- 5 Dakikada Teknoloji Gündemi; teknoloji meraklılarının tercih edebileceği podcast serileridir.

2- Her Konuda Belgesel İzle

İnsanlar genel olarak hoşlandığı ve ilgisini çeken konu üzerinde durmayı tercih eder ve o konularda gelişmek için çaba göstermekten kaçınmazlar. İlgilerini çekmeyen konulardan ise kaçınır, sıkılma hissini reddederler.

Ancak hatırlamamız gereken nokta şudur ki; zaten insan beyni ilgi duydu konular ile ilgili farklı bilgileri bir sünger gibi içine çeker, o konularla ilgili duydukları otomatik olarak zihinlerine mıhlanır. Asıl öğrenme çabasını sıkılma hissini duyduğumuz konularda göstermekte fayda vardır. Eğer eğlendiğimiz konulara yönelir sıkıldığımız konulardan kaçarsak belli uzuvlarımızı kuvvetlendirip diğerlerini zayıf bırakmış oluruz.


Elbette yönelmeyi tercih ettiğimiz belli başlı konular olacaktır ki olmalıdır da. Ancak anlatmak istediğim şey; tarih okumak, izlemek sıkıcı geliyor diye tarihe tamamen sırt dönmek genel kültür anlamında çok şey kaybettirecektir. Bu bağlamda sıkıldığımız konulara yönelmek için kendimizi teşvik etmemiz önemlidir.

Çünkü bunu bizim yerimize bir başkası yapmayacaktır. Tabii ortaokul öğrencisi değilsek.

O halde her konuda bilgi edinebileceğiniz bir kaç Netflix belgeselini sizlerle paylaşayım:

1- Gelecekte (yakın ve uzak gelecekte bizi bekleyen olası gelişmeleri ele alan 12 bölümlük bir belgesel serisi.)

2- Explained (karma konulara odaklanan 3 sezonluk bir belgesel serisi.)

3- Eğlenceli Tarih Dersleri (belli başlı konuları tarihi olarak ele alan 10 bölümlük bir belgesel serisi.)

4- The Mind Explained (beynin işleyiş şeklini ele alan 6 bölümlük bir belgesel serisi.)

5- Gezegenimiz (yerküreyi eşsiz yönleriyle inceleyen 8 bölümlük bir belgesel serisi.)

3- Hareket Et

Konuyla ilgisi yokmuş gibi düşünebilirsiniz ancak zihnin düzenli işleyişi için hareket etmenin dolaylı olarak müthiş bir önemi var.


Hareket ettiğimizde vücudumuz tarafından salgılanan endorfin ve serotonin mutluluk hissini arttıracak ve zihindeki stresi dengeler. Böylece zihin daha dingin ve istikrarlı bir hale gelir.

4- Bedenini Dinle ve İyi Beslen

Size üç beyazdan uzak durun, kalori sayın; tatlıdan, alkolden, hamur işinden uzak durun demeyeceğim. Sağlıklı beslenmek kesinlikle çok önemli ancak üzerinde durduğum konu bu değil.


Bahsettiğim şey her bedenin kendine özel bir işleyişi olduğu.

Kimi vücut süt içinde şişer, kimi yoğurt yiyince uyuklar, kimi kahve içinde gergin hisseder, kimisi yağlı besin tükettiğinde mide ağrısı çeker. İşte! Kendi bedeninizin ahengine uyum sağlamanızdan bahsediyorum.

Beden rahat hissetmezse, zihinde hissetmez. Bedende çok yük olursa, zihin çevik olamaz.

Bu yüzden kendi bedeninizi tanıyın, sizi rahatsız hissettiren besinleri kontrollü olarak azaltın ve bedeninize ağırlık yapacak kadar tüketmeyin.



Zaman ayırıp bu içeriğin sonuna geldiğiniz için teşekkür ederim. Düşüncelerinizi benimle paylaşmayı unutmayın. Yeni içeriklerde görüşmek üzere, sevgiyle kalın.