Aşk ve Cesaretin Dansı: Cupid ve Psyche’nin Efsanesi-Bölüm 3

Aşkın sabır ve fedakârlıkla ilahi engelleri nasıl aştığını anlatan bir hikaye, sonuncu bölüm.

Bu bölümde Psyche’nin sevgilisi Cupid’i tekrar kazanmak için üstlendiği Venüs’ün imkânsız görevlerini, bu süreçte aldığı yardımları ve nihayetinde bu büyük aşkın tanrılar tarafından kutsanarak sonsuzluğa ulaşmasını ele alacağız. Aşkın, sabrın ve fedakârlığın zorlukları nasıl aştığını gözler önüne seren bu hikaye, okuyucuyu hem duygusal hem de ilahi bir yolculuğa çıkaracak.

Venüs’ün İmkansız Görevleri

Psyche, Cupid’i kaybetmenin üzüntüsüyle ne yapacağını şaşırmıştı. Onu sonsuza kadar aramakta kararlıydı. Bu sırada Cupid yarasını iyileştirmek için annesi Venüs’ün yanına gitmişti ama başından geçenleri anlatırken buna sebep olanın Psyche olduğunu söylediğinde, Venüs sinirinden onu acılarıyla baş başa bıraktı. Aynı zamanda bir tanrıçayı bu kadar rahatsız etmenin ne demek olduğunu Psyche’ye göstermek istiyordu. Psyche tanrılara dualar ediyordu ama kimse Venüs’ü düşmanı yapmamak için hiçbir şeye karışmıyordu. Psyche en sonunda Venüs’e gitti ve ona hizmetkârı olarak kendini alçakgönüllülükle sunup öfkesini yumuşatmaya çalıştı. Venüs onu aşağıladıktan sonra ona bazı görevler vereceğini söyledi.



 İlk görevi oldukça zorluydu. Venüs buğday, haşhaş, darı ve benzeri tohumların en küçüklerinden büyük bir miktar alıp hepsini bir yığın halinde karıştırdı. Sonra Psyche’ye akşama kadar bu yığındaki tüm tohumları ayıklayıp düzenlemesi gerektiğini söyledi. Bu, samanlıkta iğne aramak gibi bir şeydi. Güzeller güzeli Psyche tam umutsuzluğa kapılmıştı ki, karıncalar ona acımıştı. Birbirlerine bağırıp bu güzel kız için birbirlerini  yardıma çağırdılar. Bir yığın karınca bu karmaşıklığın üstesinden gelip tohumlara düzen getirdi. Elbette Venüs bununla yetinmedi. İkinci bir görev daha verdi. O sırada bu güzel kızı yarı aç çalıştırırsa nefret ettiği güzelliği de kaybolur diye düşünüyordu.



 İkinci görev, nehrin kıyısında, çalıların sıklaştığı yerde, altın gibi tüyleri olan koyunların parlayan yünlerinden getirmekti. Psyche bunu da başarılı bir şekilde tamamlamıştı. Buna sinir olan Venüs, onu birilerinden yardım almakla suçladı ve bir başka görev daha verdi. Bu sefer Psyche’nin nefret dolu olduğu söylenen nehirden bir şişe doldurması gerekiyordu. Bu nehre ulaşması imkânsızdı çünkü sadece kanatlı varlıklar nehre ulaşabilirdi. Bu görevde Psyche’nin yardımına bir kartal koşmuştu. Gagasıyla şişeyi ondan aldı ve siyah suyla dolu olarak geri getirdi.



 Venüs ona son görev olarak, yeraltına gidip Persephone’nin güzelliğinden biraz doldurması için bir kutu verdi. Ancak yeraltı dünyasına inmek ve geri dönmek, ölümlüler için neredeyse imkânsızdı. Yeraltı dünyasına giren bir ölümlü, genellikle geri dönemezdi. Ancak, yardımına yine doğa ve tanrılar yetişti. Bir kule, Psyche’ye bu tehlikeli görevi nasıl yerine getirebileceği konusunda rehberlik etti. Ona yeraltı dünyasına güvenli bir şekilde inmenin ve geri dönmenin yollarını, karşılaşacağı engelleri ve tuzakları nasıl aşacağını anlattı. Psyche bu görevde de başarılı olmuştu fakat geri dönüşünde kutunun içinde ne olduğunu oldukça merak ediyordu. Persephone’nin güzellik kutusu, sadece tanrılara özgü bir şeydi. Psyche, bu güzelliğin bir parçasını alarak Cupid’i tekrar kazanacağını düşündü. Kutuyu açmasıyla içinde hiçbir şey göremedi ve derin bir uykuya daldı.



Cupid’in Kurtarışı ve Mutlu Son

Cupid’in yaraları artık iyileşmişti ve Psyche’yi özlüyordu. Venüs kapıları kitlemişti ama pencereler açıktı. Cupid’in tek yapması gereken pencereden uçarak ruh eşini aramaktı. Gerekeni yaptı ve Psyche’yi bulduğunda bir anda gözlerindeki uykuyu silerek okuyla onu uyandırdı. Merakından dolayı ona biraz kızdıktan sonra kutuyu annesine teslim etmesini söyledi. Venüs’ün onlara daha fazla bela olmasından korunmak için ise Jüpiter’e gitti. Jüpiter ona yardım etmeyi kabul etti. Tanrıları bir araya topladı ve Venüs de dahil olmak üzere herkese Cupid ve Psyche'nin resmen evlendiğini duyurdu. Ayrıca geline ölümsüzlük bahşetmeyi teklif etti ve onu ölümsüz kılan ambrosiayı (mitolojide sonsuz hayat veren bir madde) tatması için Psyche’ye verdi.



Cupid ve Psyche’nin hikayesi, aşkın zorluklara rağmen nasıl galip gelebileceğini gösteren unutulmaz bir masaldır. Sevgi, sabır ve fedakârlıkla zorluklar aşılmış, tanrılar bile bu büyük aşkın önünde duramamıştır. Psyche’nin ölümsüzlüğe kavuşmasıyla bu destansı aşk sonsuza dek yaşamaya devam etmiştir.