Bir İnsanın En Çaresiz Hali: Karşılıksız Aşk

Annem hep ''Bu hayatta bir ölüme çare yoktur bir de karşılıksız aşka.'' der. Ölüm bari acılardan bir kurtuluş. Peki ya karşılıksız aşk?

İnsan doğasının en önemli gereksinimlerinin başında, şüphesiz ki sevme ve sevilme ihtiyacı gelir. Bu yüzdendir ki her insan, hayatlarının her evresinde birilerini sevmeyi ve aynı şekilde birileri tarafından sevilmeyi arzular. Hayatın ilk evreleri olan bebeklik ve çocukluk dönemlerinde anne, baba ve yakın çevre sevgisiyle şekillenen sevme ve sevilme ahvali, gençlik ve yetişkinlik çağlarına gelindiğinde farklılaşır. Özellikle ergenlik dönemiyle birlikte bireyin hem fiziksel hem duygusal yapısı büyük değişimlere uğrar. Başta belirttiğimiz ve insan doğasının bir parçası olan sevme ve sevilme ihtiyacının yanına bir de bu değişimler eklenince insana aile ve yakın çevre sevgisi yetmemeye başlar. Bunun sonucunda birey, karşı cins bir bireyi sevmeyi ve aynı şekilde onun tarafından sevilmeyi ister. İşte bu istek, aşk olarak adlandırılır.


Aşk, sadece yukarıda bahsettiğimiz gibi 'karşı cins bir bireyi sevme ve aynı şekilde onun tarafından sevilme' diye basit şekilde tanımlanabilecek bir olgu değildir.

Aşk ki insanlık boyunca uğrunda nice dilberlerin ve yiğitlerin can verdiği azılı bir katildir.

Aşk ki hakkında sayısız şiirler yazılmış, şarkılar bestelenmiş; yalnız insanın duygularını değil kalemini de ele geçirmiş bir duygudur.

Aşk, bir çift gözde kaybolmaktır.

Aşk, özlemektir.

Aşk, delicesine sevmektir.

Bazen de aşk, sevdiğin halde sevilmemektir.

Sevdiğin halde sevilmemek...

İşte insanın en çaresiz hali: KARŞILIKSIZ AŞK

Karşılıksız aşk basitçe 'sevdiğin kişi tarafından aynı duygularla sevilmemek' ya da 'aşık olduğun kişinin sana aşık olmaması' gibi tanımlanabilir. Tanımı ne kadar kolaysa yaşaması da bir o kadar zordur karşılıksız aşkın.

Koşa koşa gitmek istediğin kişiye bir adım dahi atamamaktır karşılıksız aşk.

Kafka misali ''İnsanlarla konuşasım gelmiyor ama sana evdeki perdeleri bile anlatasım vardı.'' dediğin kişiyle belki de tek kelime edememektir karşılıksız aşk.

Sevdiğinin gözlerine doya doya bakıp onların içinde kaybolmak istediğin halde gözlerini kaçırmak zorunda olmaktır karşılıksız aşk.

Başlıkta ve yukarıda da dediğimiz gibi insanın en çaresiz halidir karşılıksız aşk.


Peki, ne yapar bu karşılıksız aşk insana?

Karşılıksız aşk yaşayan insan sevdiğini düşünmeden edemez.

Yaşanmamış ve yaşanamayacak hayallerin pençesine düşmüştür bir kere.

Sevdiğini her yerde arar ve anar. Belki bir şiir dizesinde belki de bir şarkı nakaratında...

Bir şeyler yapmak ister hatta önüne dünyaları sermek ister sevdiği de onu sevsin diye ama çoğu zaman elinden hiçbir şey gelmez.

Artık bu acı ve çaresizlikle yaşamaya alışır daha doğrusu alışmak zorunda kalır.

Ve tek dayanağı Cemal Süreya ve şu sözü olur: ''Uzaktan sevmediyseniz birini, hiç sevdim demeyin."


Allah kimseye karşılıksız aşkı ve bu çaresizliği yaşatmasın.