Cinsel İstismar: Bir müdahale [1]

Cinsel istismarı önlemek için bir öneri.

“Cinsel istismar, bir çocuk ya da yetişkinin başka çocukların ve başka yetişkinlerin , istemediği cinsel davranışlara maruz kalmasıdır.” Eğer çocuğunuz sürekli olumsuz düşünceler içerisindeyse, uykuya dalmada problemler yaşıyorsa, kabuslar görüyorsa, öfke patlamaları yaşıyorsa, dikkatini toplamada güçlük çekiyor ve yaşına uygun olmayan cinsel davranışlar içerisindeyse cinsel istismar olabileceği ihtimalini düşünmeniz gerekebilir. Diyebiliriz ki çocuklar sonuçlardan korktuğu için, reddedilme korkusu yaşadığı için, kendini suçladığı için cinsel istismarı açıklayamayabilirler. Çocuk cinsel istismara yakalandığını anlatırsa, yapmamız gerekenler: çocuğun duyabileceği yumuşak bir ses tonu ile iletişim kurmak, ona inanmak ve kabul etmek, kendini ifade ermesine izin vermek, yorum yapmadan dinlemek, yaşadıklarını dramatize etmeden, küçümsemeden dinlemek şeklinde sıralayabiliriz. Bu noktada ilk aşama ilgili adli birimlere şikayette bulunmaktır. Ancak, erken müdahale programıyla istismarın kökenlerine inmek ve değişim yaratmak hedef olmalıdır.

Diyebiliriz ki çocuk 0-6 yaş arasında doğuştan getirdiği mizaç özellikleri dışında “emici zihne” sahiptir. Bir takım problemler yaşayabilir. Bunlarda öfke, saldırganlık, korku, inatçılık. İşte buradaki erken müdahale programında cinsel istismarın kökeninde bu davranışların nedenleri ve önlemenin yolları üzerinde durulacaktır. Ama öncelikle çocuk evlerinde, evde çocukların cinsel gelişimini destekleyecek etkinlikler ve özelliklerine bakmak gerekir. Buna göre; çocuk yaş ve gereksinimlerine dikkat ederek etkinlik oluşturmak, etkinliklerin cinsel kimlikleri ve özelliklerini tanıtmak üzerine olması önemlidir. Her çocuğun çocuk hakları sözleşmesi altında bir takım hakları vardır. Ve buna göre gerekli mahremiyet eğitiminin verilmesi de cinsel istismar önleyici olabilir. Bir de burada erken müdahale programında çocukların karalamalarına da bakılabilir. Yani, çocuğun resim dili, çocuğun anlatımıyla kendi beyanı, iç dünyası ve büyüme süreci, Öğrenme fırsatı, en iyi ve en zengin bilgi kaynağı insan figürü incelenebilir. Cinsel istismarın kökeni saldırganlık, inatçılık, korku demiştik. Bunlara bakarsak toplum düzeyinde istismarı önleyebilmek önemlidir. Ve eğer bu özellikler değiştirilmezse cinsel istismara da yol açabilir. Bu yüzden bu davranışların nedenlerini bulabilirsek ve dönüştürebilirsek çocukluktan itibaren istismarı da önlemiş oluruz. Korkunun nedenleri: güven duygusu eksikliği, aile içi şiddet, anne babadan ayrı kalması, yetişkinlerin korkularını belli etmesi, baskıcı ve otoriter aile tutumları, kişilik yapısı, çocuğun şefkat ve sevgiden yoksun büyümesi.

Saldırganlığın nedenleri: ebeveynler tarafından bu davranışların ödüllendirilmesi, geleneksel kültürün erkek çocuğunun saldırganlığını onaylaması, çocuğun yetişkinlerden katı ceza, anlayışsızlık ve yetersiz sevgi görmesi, anne baba tutumlarının ölümsüzlüğü, çocukla ebeveyn arasındaki sağlıklı iletişimin olmaması, çocuğun anne babadan şiddet görmesi

İnatçılığın nedenleri:

Çocuğa fazla baskı yapılması, çocuğun tüm isteklerinin önüne geçilmesi, yetişkinlerin kendi istekleriyle çocuğun istekleri arasında çelişkili davranış sergilemeleri, çocuğa şiddetli cezalar verme, kıskançlık, çocuğun ilgi ve ihtiyaçlarının zamanında karşılanmaması İşte burada hazırlanan nedenler farkına varılmalı ve önleme yollarına gidilmelidir ki cinsel istismar ortadan kalkabilsin. Son aşamada ise gerekli ahlaki gelişim ve mahremiyet eğitimi verilmelidir.


[1] Bu makale ilk olarak İstanbul Üniversitesi Sürekli Eğitim Merkezi Mart 2024 Okul Öncesi Çocuk Gelişimi ve Eğitimi sertifika programı için yazılmış olup, önerilerde de eğitimden yararlanılmıştır.