İçimizi Acıtan Bir Kitap: Martin Eden
Hayatı sorgulatacak bir kitap
Öncelikle bence Jack London kalemi biraz ağır bir yazar. Fakat kitabın geneline ve içeriğine baktığımızda çok anlamlı. Bazı bölümlerinde ise sıkıcı olabiliyor. Hem konu hüzünlü hem de ağır, ama okunması gereken bir kitap kesinlikle.
Ana karakterimiz Martin Eden. Genç yaşlarında, hayatını sürdürmeye çalışan, denizcilikle uğraşan biri. Halktan biri diyebiliriz. Denizdeyken bir gün Ruth ile tanışıyor. Her şey aslında o gün başlıyor. Ruth'un burjuvazi ailesi Martin'e kötü davranıyor. O gün Martin'in burjuvazi ve sınıf farkıyla tanışma günü de oluyor. Ayrıca Ruth'a aşık oluyor. Onla vakit geçirdikçe günden güne artıyor aşkı, onun hayatına girmek, hep yanında olmak istiyor. Elinden geldiği kadar da savaşıyor.
Kitabı okurken kendimize soruyoruz aşk acı çekmek midir, sınıf farkı bir sorun mudur diye. Martin Eden bir yandan aşk acısı çekiyor bir yandan aşkı için burjuvaya girmeye çalışıyor. Burjuvazi sınıfını tanımak için çabalıyor. Bu savaşın içindeyken iki sınıfa da ait olmadığını hissediyor, iki taraftan da uzaklaşıyor ve yalnızlaşıyor. Kendini hiçbir yere ait hissedemiyor.
Sonunu söylemeyeceğim, ancak kitabın geneline bakacak olursak Martin'in mücadelesini görüyoruz. Onla birlikte üzülüyor, savaşıyoruz, kendimizi ve hayatı sorguluyoruz. Düşündüren ve kesinlikle okunması gereken bir kitap. Okurken bazı şeyleri farkına vardığım bir kitaptır.