Zaman Hakkında
Vakit nakittir ama sizce de biraz abartmadık mı?
Yaşadığımız çağda teknolojik gelişmelerin etkisiyle hayat çok hızlı akmaya başladı. Her alet pratik hale geldi. Pratik olmayan hiçbir şey ilgimizi çekmiyor. Bu bir cep telefonu da olabilir, ev aleti olabilir aklınıza gelebilecek her şeyde, her aksesuarda pratiklik arıyoruz. Tüm bunlar zamanı yönetim biçimimizi etkilemeye başladı. Kendimize boş kalma hakkı tanımıyoruz bile. Boş kalıp dinlenme hakkı tanımıyoruz. Geçirdiğimiz her vakit bir işe yaramalı diye düşünüyoruz. Her şeyin bir yatırım olmasını istiyoruz.
Ben de sizden biriyim. Ben de sürekli bunları düşünüyorum. Zaman sürekli kaçıyor ve ben onu tutamıyorum. Zamanımız bitti mi? Boşa mı uğraşıyoruz? Yoksa her şey daha yeni mi başlıyor? Tüm bu belirsizliklerle yaşamak çok zor. Önümü göremeden adım atmak çok zor. Yaşadığımız çağda refah seviyesi yüksek olan ülkelerdeki insanlar bile böyle düşünürken biz nasıl böyle düşünmeyelim. Biz bu belirsiz adımları bir de karanlıkta atmak zorunda kalıyoruz. Sürekli çabalıyoruz. Sürekli koşuyoruz. Yavaş tek şeye tahammülümüz kalmadı. Uğraş gerektiren bir şey yaptığımızda diğerlerinden bununla vakit mi harcadın gibi tepkiler alabiliyoruz. Evet harcadım. Neden harcamayayım? Bana zevk veriyor bunu yapmak. Ama hayır o zamanı sana para getirecek ya da getirme ihtimali olan bir şeye harcamalıydın. İstemiyorum para falan. Benim o şeyi yaparken aldığım keyif daha önemliydi. Neden her şeyi para için yapıyoruz? Neden her şeye yatırım gözüyle bakıyoruz? Evet, para çok önemli. Ama sizde sürekli bir şeylerin peşinde koşmaktan yorulmadınız mı? Durup nefes almamıza bile müsade edilmiyor bu devirde. Sürekli haraket etmek zorundayız. Bu maraton nereye varacak kimse bilmiyor. Ama sürekli koşuyoruz. Yarışıyoruz. Biraz arkada kalan varsa hor gözle bakıyoruz. Of yoruldum artık biraz sonra geri girerim diyip oyundan çıkanları aşağılıyoruz. Biraz sakin olma vaktimiz gelmedi mi artık. Biraz etrafa bakma vaktimiz gelmedi mi? Nereye varacağını bilmediğimiz bu yolda, niye birbirimizi ite kalka koşuyoruz? NEDEN KOŞUYORUZ? Sakince yürüsek de varsak olmuyor mu? Sohbet ede ede yürüsek olmaz mı? Neden herkes kafayı yemişcesine kemal sunalın postacı yürüyüşüyle “ zaman yok, zaman yok” diye ilerliyor. Hepimiz yorulduk işte kabul edin. Biraz dinlenelim. Zamanımız yok diye düşünüyorsanız neden uğraşıyorsunuz? Tam sona gelince zaman biterse ne olacak? Yürüdüğünüz, koştuğunuz başkalarıyla itiştiğiniz yolda kaçırdıklarınızı görebilecek misiniz? Göremezsiniz ki. Bitti artık.
Eğer şanslıysak zaman hep vardır. Uyandığımız her gün yaşıyoruz. Uyandığımız her gün yeni bir şansımız var. Uyandığımız her gün olabildiği ölçüde yeniden deneme hakkımız var. Neden sürekli koşturmak istiyoruz? Neden her şeyin kısa yolunu bulmaya çalışıyoruz? Neden bu kadar uğraşıyoruz? Biraz uğraşmadan dursak. Biraz sakin olsak. Gözünüzün açık olduğu her an zamanınız var. Herkesin kendine ait bir zaman çizelgesi var. Hayat bir yarış değil. Kimse geç kalmadı. Ne olur biraz sakin olun. Ne olur nefes alın. Varacağınız yere değil, yürüdüğünüz yola odaklanın. Dedikleri gibi zamanımız yoksa, her şey bittiğinde gözümüzün aradığı şey vardığımız yer değil oraya giderken yürüdüğümüz yol olacak.